Yerli Düşünce Derneği Onursal Başkanı ve Eski Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Yalçın Topçu’yu ziyaret eden AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunarak: “Benim gönlüm AK Parti-MHP’den yanaydı ama Devlet Bahçeli ipe un sermeye devam ediyor. Ve bugün Türkiye’de PKK terör örgütünün olduğunu, Suriye’deki iç savaşı olduğunu bildiği halde böyle bir koalisyona yanaşmıyor.” ifadelerini kullandı.
AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, Yerli Düşünce Derneği Onursal Başkanı ve Eski Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Yalçın Topçu ve dernek yönetimine bir ziyarette bulundu.
Yerli Düşünce Derneği Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen ziyarette; dernek faaliyetleri, gündemdeki sıcak konular ve Türk İslam Dünyası’ndaki gelişmeler üzerine istişarede bulunuldu. Yalçın Topçu ile birlikte aynı davanın içerisinde mücadele ettiklerini belirten Özdağ, Büyük Birlik Partisi’nin kuruluş aşamasında da beraber olduklarını ve o günden itibaren de siyasi dostluklarının devam ettiğini söyledi. Özdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hayallerimiz, Ülkülerimiz Devam Ediyor”
“1975’li yıllardan itibaren ülkücü hareketin içerisinde yer aldım. Manisa’da ülkü ocaklarında yöneticilik, liderlik yaptım. 1980’li yıllarda da 12 Eylül darbesiyle beraber de idamla yargılandım ve 7 yıl cezaevinde kaldım. Yalçın Bey ile birlikte o zamanlar aynı davanın, aynı ülkünün ve sevdanın peşindeydik. Cezaevinden çıktıktan sonra Büyük Birlik Partisi’nin (BBP) kuruluş aşamasında beraber olduk. O günden itibaren siyaseten dostluğumuz devam etti. Sayın Muhsin Yazıcıoğlu döneminde de kendisi bizim Ankara’da İl Başkanlığımızı yapmıştı. Ardından da MKYK üyeliğimizi yaptı. Milletvekili adayımız olarak temayüz etti. Aynı şekilde 12 Eylül öncesini yaşamış, büyük Türkiye’nin inşası için özgür ve müreffeh bir Türkiye için gayret sarf etmiş bir insan. Kendisi, Büyük Birlik Partisi’nde Sayın rahmetli Yazıcıoğlu’nun rahmeti rahmana kavuşmasından sonra görevi üstlendi. Kendisi de o dönem içerisinde süreci çok sağlıklı, aklı selim bir şekilde yürüttü. BBP ve Muhsin Yazıcıoğlu’nun misyonuna uygun davrandı. Davamız ilahi kelimetullah nizam-ı alem davası. Türkiye’nin üniter yapısını muhafaza ederek insanımızı; mutlu, özgür ve zengin hale getirmek, hinterlandımızda bulunan insanlarla birlikte yeni bir medeniyet inşa etmek, emperyalizme kafa tutmak için çalıştık. Kendisi de yine o dönem içerisinde aynı idealler için gayret serf etti. Daha sonra kendi isteğiyle görevi bıraktı. Ardından da bugün kendi ekibiyle birlikte Yerli Düşünce adlı bir dergi çıkartmaya başladılar. Hayallerimiz, ülkülerimiz devam ediyor. 1975’te hangi ülkülerin, hayallerin peşindeysek yine aynı gayenin peşindeyiz. Hayalimiz az önce de belirttiğim gibi müreffeh, zengin ve özgür bir Türkiye. Aynı zamanda da bu coğrafyada yeni medeniyetler inşa etmek, bunun için çalışmak.”
"Yazıcıoğlu’nun Vefatından Sonra Siyasetin de Tadı Kalmadı"
“Geçen dönem 2011 seçimlerinde yine Manisa’dan milletvekili olmuştum. Daha önce de BBP MKYK üyeliği, Yüksek İstişare Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkan Yardımcılığı görevlerini ifa ettim. Sayın Yazıcıoğlu’yla beraber 2009 yılına kadar çalıştık. Vefatından sonra da BBP istifa etmiştim. Üniversiteye dönüp akademisyenliğe devam etmek, yazı yazmak istedim. Sayın Yazıcıoğlu’nun vefatından sonra da siyasetin de tadı kalmadı demiştim. Ardından Bülent Arınç’ın tavassutlarıyla Sayın Başbakan’ın himmetleriyle buradan milletvekili oldum. Manisa benim acılarıma annelik yapan şehir. Orada dört yıl içerisinde de gerek komisyonlarda gerek genel merkezde gerekse de genel kurulda ve Manisa’da çok çalıştım. Milletvekilliği geçici bir görev ama biz biliyoruz ki bu parlamentoda -iyileri tenzih ederim- vesayetçilerin sözcüleri, temsilcileri olmuş. Yerli insanlar, Anadolu’nun çocukları çok fazla temayüz etmemişler. Biraz Menderes döneminde biraz Özal, Yazıcıoğlu, Erbakan döneminde bunlar mecliste temayüz etmek istemişler ama yeterli gelmemiş. Menderes’in başlattığı Özal’ın, Erbakan ve Muhsin Yazıcıoğlu’nun devam ettirdiği iktidar mücadelesini Recep Tayyip Erdoğan 13 yıl sürdürdü. Aynı ideallerin peşindeyiz. O insan da aynı şekilde bir tersane işçisinin çocuğu Türkiye’de Cumhurbaşkanı olabiliyor. Kendisi, Belediye Başkanlığı, Milletvekilliği, Genel Başkanlık, ve Başbakanlık yaptı. Dokuz defa seçim kazanmak ve ardından da milletin oylarıyla da Cumhurbaşkanı olabilmek büyük işler. Yalçın Topçu Beyle beraber bizler de birer köylü çocuğuyuz. Köylerde doğmuşuz, gecekondularda büyümüşüz, sokaklarda alnımızın teriyle çalışmışız, su satmışız. Biz buralara kadar bu şekilde geldik.”
“Dönemimiz Basın ve Yayın Dönemi”
Bugün kardeşimizi, Onursal Başkanımızı ziyarete geldim, kendisini özlemiştim. Ayrıca kendilerine çıkardıkları Yerli Düşünce Dergisi’yle ilgili olarak tebrik etmek ve teşekkürlerimi iletmek istedim. Bu gelişmeler, faaliyetler çok önemli. Dönemimiz basın ve yayın dönemi. Kim basında yayında söz sahibiyse dünyayı onlar yönetiyorlar. Bir gün emperyalizme karşı kafa tutan bir Türkiye inşa edeceğiz diye hayal ediyoruz. Biz yapamazsak çocuklarımız yapacak. Bilgide, teknolojide zirve olmuş, bilgiye de teknolojiye de İslam’ın ahlakını giydirmiş bir kültürü medeniyetle buluştururuz diye düşünüyorum. Kendilerine başarılar diliyorum. İnşallah birlikte yürüyüşümüz devam edecek.
Son günlerde artan terör olaylarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özdağ: 12 Eylül öncesi bölücü Kürtçüler, sol örgütlerin arasında yeşerdiler, büyüdüler. Ama 1984’ten sonra bölücü Kürtçüler, PKK’nın içerisinde -aşırı sol örgütler- yer bulmaya çalışıyor. Bugün egemen güçler, terörle Türkiye’de kaos çıkartmak, Türkiye’de siyasi idareye mesaj vermek istiyorlar. Ama Türkiye bunları aşabilecek kadar güçlüdür.” İfadelerini kullandı. Özdağ konuşmasına şöyle devam etti:
“Bunlar Ancak Lütfen’den Değil, Ulan’dan Anlar”
“Türkiye, uzun zamandır vesayetçiler tarafından terbiye ve tedip edilmek isteniyordu. Bu 60-70 yıllık bir süreç. Zaman zaman darbe yaptılar. Zaman zaman kirli medyayla, sermayedarlarla siyaseti dizayn etmek istediler. Bunu yaparken de yine zaman zaman illegal örgütlerle yapmak istediler. 35 yılıdır da bu işi PKK ile yapıyorlar. Beş bin yıllık bir tarihe sahibiz. Geçen gün iki polisimiz, bugün de bir polisimiz şehit edildi. Keza yine bir vatandaşımızı da şehit ettiler. Yine sınır dışından ateş açılması nedeniyle bir Astsubayımız şehit edildi. Sivil vatandaşlarımıza karşı da bir çalışma yapıyorlar. Bunlar böyle bir örgüt. PKK ne yaparsanız yapın Arif Nihat Asya’nın da dediği gibi; ‘Bunlar ancak lütfen’den değil, ulan’dan anlar’. Terörle mücadele, ara verilmeden mücadele edilmesi gereken bir husustur. Bunlar özerklik, federal yapı, ana dilde eğitim sözleriyle Türkiye’yi kaosa götürmek istiyorlar. Bölemeseler bile ülkeyi meşgul etmek istiyorlar. Küresel ve bölgesel aktör olma yolunda çelme takmak istiyorlar. Bunlar taşeronlar. Egemen güçler bunları dizayn ediyorlar. Ben inanıyorum ki terörle mücadelede Türkiye galip gelecektir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin şerefli vatandaşı olma ünvanına sahip herkes teröre karşı bir ve bütün olmak zorundadırlar. PKK er ya da geç İran’ın yaptığı gibi ortadan kaldırılacaktır.”
Seçimlerin ardından devam eden koalisyon çalışmaları hakkında da görüşlerini dile getiren AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, konuşmasına şöyle son verdi:
"Devlet Bahçeli İpe Un Sermeye Devam Ediyor"
“MHP’nin seçim sonuçları tek parti iktidarını oluşturmadı. Benim gönlüm AK Parti-MHP’den yanaydı ama Devlet Bahçeli ipe un sermeye devam ediyor. Ve bugün Türkiye’de PKK terör örgütünün olduğunu, Suriye’deki iç savaşı olduğunu bildiği halde böyle bir koalisyona yanaşmıyor. Bunun yanında AK Parti-CHP koalisyon görüşmeleri devam ediyor. Dokumuzun uyuşmayacağı kanaatindeyim ama parti böyle bir karar verirse de onu saygıyla karşılarım ve parti bütünlüğü içerisinde hizmetlerime devam ederim. Bir erken seçim olma ihtimali de var. Böyle bir durumda da milletimizin AK Partiye biraz daha destek olacağına partinin %45 civarında oy alacağını tahmin ediyorum. Gönlüm daha çok koalisyondan yana ama koalisyon olmazsa da erken seçimde de iktidara geleceğimize inanıyorum.”
Selçuk Özdağ’ın ardından bir konuşma gerçekleştiren Yerli Düşünce Derneği Onursal Başkanı ve Büyük Birlik Partisi (BBP) eski Genel Başkanı Yalçın Topçu, Özdağ’ın ziyaretinden memnun olduklarını belirterek; “Kendileri, inandığı davaya bedel ödemiş bir insan. Geçen dönemki çalışmaları çok başarılıydı bu dönem de aynı başarıyı göstereceğine inanıyorum.” şeklinde konuştu. Topçu konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hassasiyetlerimiz Bir ve Beraber”
“Kırk yıl fikri birlikteliğimizin 18 yılı siyasi mesai ile geçen Manisa Milletvekilimiz Doç. Dr. Selçuk Özdağ’ın Yerli Düşünce Derneği’ne ziyareti bizi ziyadesiyle memnun etmiştir. Kendileri iyi bir akademisyen, iyi bir siyasetçi ve dava adamıdır. O, inandığı davaya bedel ödemiş bir insan. Ziyaretleri için kendilerine çok teşekkür ediyoruz. Geçen dönemki çalışmaları çok başarılıydı bu dönem de aynı başarıyı göstereceğine inanıyorum. Yerli Düşünce Derneği’ni ziyaretinde tabii ki ülke meselelerini konuşacağız. Hassasiyetlerimiz bir ve beraber. Bu hassasiyetleri mecliste milletin sesi olarak dile getireceğini, getirdiğini biliyoruz.”
Türkiye Cumhuriyeti’nin, devleti ve milletiyle bir kuşatma altında olduğunu kaydeden Topçu: “Türkiye’nin yaralarını kaşıyarak bizi hem iç hem de bir dış savaşa zorluyorlar. Terörle ve teröristle mücadelenin usulü, üslubu, yöntemi, hukuku yeniden düzenlenmeli.” şeklinde konuştu. Topçu konuşmasına şöyle devam etti:
“PKK Koridor Devleti Oluşturmaya Çalışıyorlar”
“Kırk yıllık mazi birlikteliğimizde ortak davamız, ortak hayallerimiz vardı. Bu hayalimiz bağımsız, güçlü bir Türkiye’ydi. Güvenlik, özgürlük ve refah konusunda istenilen düzeye gelmiş bir Türkiye istiyorduk. Medeniyet coğrafyamızda da; ‘Dilde, Fikirde, İşte’ bir olmuş medeniyet coğrafyası arzu ediyoruz. Hayallerimiz dün de buydu bugün de bu. Siyasete ve meselelerimize bu müşterek çerçeve içerisinde bakıyoruz. Sayın Özdağ, şu anda bu hayallerimizi milletin meclisinde temsil eden, bizim de gururla takip ettiğimiz bir yoldaşımız, fikirdaşımızdır. Son günlerde ülkemizdeki yaşanan konuları konuştuk istişare ettik. Türkiye Cumhuriyeti, devleti ve milletiyle bir kuşatma altındadır. Dostumuz görünen ülkeler tarafından da bizatihi yapılmaktadır. Tam da bu sınırımızdaki gerçekleşen gelişmeler bunu bir kez daha önümüze koyuyor. Bize dost gibi görünenler hemen sınırımızda cambaza bak taktiğiyle bir PKK koridor devleti oluşturmaya çalışıyorlar. Bunun yanında Türkiye’nin yaralarını da kaşıyarak bizi hem bir iç hem de bir dış savaşa zorluyorlar. Terörle ve teröristle mücadelenin usulü, üslubu, yöntemi, hukuku yeniden düzenlenmeli. Teröristle mücadelede “Gayri nizami harp” sanatını bilen güvenlik güçlerimize görev verilmelidir. Terörün uluslararası desteği mutlaka kesilmelidir.”
“Milletin İradesine Tekrardan Başvurulur”
Koalisyon çalışmalarına da değinen Topçu: “Biz, Yerli Düşünce Derneği olarak bu konjonktürde bir AK Parti ve MHP iktidarının uygun olacağını düşünüyoruz. Ama neticede erken seçim de bir çaredir. Milletin iradesine tekrardan başvurulur.” İfadelerine yer verdi.
Ziyarette, BBP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Yerli Düşünce Derneği Başkanı Metin Gündoğdu ve Gölbaşı Eski Belediye Meclis Üyesi Mehmet Atak da hazır bulundu.
